ANADOLU MASALLAR


ANADOLU MASALLAR
2 perdelik oyunda; tuz, maymun peri, küçük peri kızı ve altın tas olmak üzere toplam 4 masal yer alıyor.


Düzenleyen: Masal Gerçek Tiyatrosu

2 perdelik oyunda; tuz, maymun peri, küçük peri kızı ve altın tas olmak üzere toplam 4 masal yer alıyor.

Anadolu motifleri taşıyan danslar, şarkılar, kostümler ve dekoruyla günümüzde de geçerli olan bazı değerleri izleyiciye masallarla anlatan oyunun birinci masalı“Tuz”da 2 oğlu olan bir padişahın oğullarını sınamak için “Beni ne kadar seviyorsunuz?” sorusuna en küçük oğlu “Tuz kadar.” yanıtını verir. Diğer çocuklarının dünyanın bütün altınları, elmasları kadar seviyoruz diye yanıtladığı soruya küçük oğlunun tuz kadar demesi padişahı hiddetlendirir. Ancak küçük oğlan babasına hazırladığı küçük bir oyunla, “tuz”un da en az altın ya da elmas kadar değerli olduğunu kanıtlar.

Her zaman göz önünde olan basit gibi görünen bazı şeylerin değeri ölçülemez. Onlar da hayatın olmazsa olmaz değerleridir.

“Maymun Peri Masalı” masal ülkesinin padişahı bu kez de oğullarını evlendirmek için ilginç bir yöntem bulur. Oğullarının eline birer ok ve yay verir. Oğlanların attığı ok nereye düşerse orada bulunan kızla evleneceklerdir. 1. Oğul okunu atar. Ok, vezirin bahçesine düşer. Oğlan vezirin kızıyla evlenir. 2. Oğul okunu atar. Ok ormanın içinde kaybolur. Okunu bulmaya giden şehzade bir maymunla karşılaşır. Çaresiz o maymunla evlenir. Kardeşleri şehzedeyle alay ederler. Kaderine boyun eğen şehzade ormanın derinliklerinde maymun karısıyla yaşamaya başlar. Ancak bir zaman sonra saraydan padişah babasından bir davet gelir. Babası karısıyla birlikte onları yemeğe davet eder. Küçük şehzade kara kara düşünmeye başlar. Olanları maymun karısına anlatır. Şehzadenin durumuna üzülen maymun ona gerçeği anlatır. Kendisinin aslında maymun olmadığını, maymun postuna bürünmüş bir peri olduğunu söyler. O posttan da ancak iyi bir insanla karşılaşınca kurtulabilecektir. Şehzadeye sen iyi yürekli bir insansın bu nedenle artık bu posttan kurtulabilirim der. Postu çıkarır. Dünyalar güzeli bir peri oluverir. Şehzade, güzel karısını alıp saraya babasının davetine gider. Onları görenler başta kardeşleri olmak üzere çok şaşırırlar. Böyle şeyler yalnızca masallarda olur.

Bu masalın da ana fikri şudur: Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Önyargılı olmayıp maymun postunun altına bakmayı başarabilirsek güzel olana ve mutluluğa sahip olabiliriz.

Üçüncü masalımız “Küçük Peri Kızı”; günleren bir gün bir delikanlı ormanda dolaşırken bir göl kıyısına gelir. Göl kıyısında yorgunluğunu atmaya çalışırken gökyüzünden iki kuş süzülüp göle konar. Tüylerini kanatlarını çıkarıp çok güzel iki kız olurlar. Göle girip yüzmeye başlarlar. Bunu fırsat bilen delikanlı kanatları, tüyleri alıp saklar. Çünkü küçük peri kızına aşık olmuştur onun yeniden kuş olup uçup gitmesini engeller. Küçük peri kızıyla evlenirler. Yıllar sonra kız delikanlının sakladığı yerde tüylerini ve kanatlarını bulup giyinir ve yeniden kuş olup uçar gider.

Hiçbir şey zorla ve hileyle elde tutulmaz. Bu şekilde elde edilen değerler gün olur elimizden uçup giderler. Eh zorla güzellik olmaz.

Dördüncü masal “Altın Tas”; karnını doyurmak için balık tutan bir delikanlı kocaman mavi bir balık tutar. Balığı pişirmeden önce temizlemek için karnını acar. Balığın karnından bir altın tas çıkar. Bu tas sihirlidir. Tası suyla doldurunca tasın içindeki su altın olur. Delikanlı tası heybesine koyup yollara düşer. Sarayın bahçesine gelir. Susuzluğunu gidermek için tası sarayın bahçesindeki çeşmede doldurur. Tabii tasın içindeki su altına dönüşür. Olup biteni pencereden seyreden padişahın kızı delikanlıyı yanına çağırtır. Ona tası sorar. Tası kendisine vermesini ister. Bunun karşılığında delikanlı görür görmez aşık olduğu padişahın kızının kendisiyle evlenmesini ister. Tasa sahip olmak isteyen kız bunu kabul eder ve delikanlıyla gizlice evlenir. Bir erkek çocukları olur. Ancak saraydaki cariyelerden biri bunu padişaha anlatır. Padişah çok öfkelenir. Kızını da bebeği de bir sandığa koyup nehre attırır. Yaşlı bir kadın nehirde yüzen sandığı alıp açar. İçindeki kızı ve küçük bebeği kurtarır. Kızla bebek yaşlı kadının evine yerleşip mutlu bir şekilde yaşamaya başlarlar. Padişah kızı altın tas sayesinde çok zengin olur. Konaklar yaptırır. Bu arada bebek de büyümüştür. Günlerden bir gün ormanda dolaşırken padişahın askerlerine rastlar. Padişahı konaklarına davet eder. Sofralar kurulur. Şenlikler düzenlenir. Padişah kendi kızının evine geldiğini bilmeden davete gider. Kızını karşısında görünce olanı biteni anlar. Altın tas karşılığında kızını affeder. Torununu ve kızını bağrına basar.

Her şeyin bir de görünmeyen yüzü ve nedeni vardır. Bir olay karşısında tek taraflı düşünmeyip her şeyi enine boyuna tartıp hüküm vermek gerekir.



Çocuk Oyunları Ücreti: 2 TL

Etkinlik Tarihi : 11-12-2010 Saat : 12:00

Etkinlik Yeri
ÜMRANİYE ATAKENT KÜLTÜR MERKEZİ

http://www.kultursanat.org/etkinlik.php?id=296

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzlediğiniz etkinlikler hk.yorumlarınız etkinliği henüz izlememiş kişiler için çok faydalı olacaktır.